Saç ekimi sonrası sigara ve kahve tüketimi, operasyonun başarısını ve iyileşme sürecinin kalitesini doğrudan etkileyebileceği için ilk haftalarda kesinlikle önerilmez. Sigara, içerdiği nikotin sebebiyle kan damarlarını daraltarak yeni ekilen saç köklerinin beslenmesini engellerken, kahve ise kafein içeriğiyle kan basıncını artırarak operasyon bölgesinde kanama riskine yol açabilir. Bu iki alışkanlıktan operasyon sonrası belirli bir süre uzak durmak, saç köklerinin sağlıklı bir şekilde tutunması ve enfeksiyon riskinin azalması için kritik öneme sahiptir.
Saç ekimi, hassas bir cerrahi işlemdir ve başarısı büyük ölçüde operasyon sonrası bakım sürecine bağlıdır. Sigara kullanımı, bu süreçteki en büyük engellerden biridir. İçerdiği binlerce zararlı kimyasal ve özellikle nikotin, vücudun doğal iyileşme mekanizmalarını sabote ederek ekilen saç köklerinin sağlığını tehlikeye atar. Bu nedenle, operasyon öncesi ve sonrasında sigarayı bırakmak, yapılan yatırımın karşılığını alabilmek için atılacak en önemli adımlardan biridir.
Sigaranın en büyük zararı, kan dolaşımı üzerindeki olumsuz etkisidir. Yeni ekilen saç kökleri, hayatta kalmak ve büyümeye başlamak için kan yoluyla taşınan oksijene ve besinlere ihtiyaç duyar. Sigara bu hayati süreci doğrudan hedefler.
Nikotin, kan damarlarının geçici olarak büzüşmesine (vazokonstriksiyon) neden olur. Daralan damarlardan yeterli miktarda kan geçemez, bu da kafa derisine ulaşan oksijen ve besin miktarının ciddi şekilde azalması anlamına gelir. Yeterli beslenemeyen saç kökleri zayıflar, tutunmakta zorlanır ve hatta canlılığını yitirebilir.
Yavaşlayan kan dolaşımı, vücudun enfeksiyonlarla savaşan hücrelerinin operasyon bölgesine ulaşmasını da zorlaştırır. Bu durum, saç ekimi yapılan bölgede enfeksiyon gelişme riskini artırır ve genel iyileşme süresini uzatır.
Hastaların en çok merak ettiği konulardan biri de sigaraya ne zaman dönebilecekleridir. Uzmanların bu konudaki tavsiyesi oldukça nettir ve iyileşme sürecinin sağlığı için bu tavsiyeye uymak büyük önem taşır.
Saç ekimi operasyonunun başarısını riske atmamak için uzmanlar, operasyondan en az 1 hafta önce sigarayı bırakmayı ve operasyondan sonra en az 2 hafta boyunca kesinlikle içmemeyi önermektedir. Bu süre, saç köklerinin yeni yerlerine tutunması ve ilk kritik iyileşme evresinin tamamlanması için gereklidir. İdeal senaryoda ise bu süreyi mümkün olduğunca uzatmak, elde edilecek sonucun kalitesini artıracaktır.
Kahve, sigara kadar yıkıcı etkilere sahip olmasa da özellikle operasyonu takip eden ilk birkaç gün boyunca dikkatli tüketilmesi gereken bir içecektir. Buradaki temel risk, kahvenin içerdiği yüksek miktardaki kafeindir. Kafein, merkezi sinir sistemini uyaran ve vücutta çeşitli fizyolojik etkilere yol açan bir maddedir.
Operasyon sonrası ilk 2-3 gün, saç köklerinin ekildiği mikro kanalların kapanması için kritik bir dönemdir. Bu dönemde kanama riskini artıracak her türlü faktörden kaçınmak gerekir ve kafein bu faktörlerin başında gelir.
Bazı durumlarda, operasyondan hemen önce veya sonra yüksek miktarda kafein tüketimi, lokal anesteziye karşı vücudun duyarlılığını etkileyebilir. Bu durum, operasyon sırasında veya sonrasında hafif sızlamaların hissedilmesine neden olabileceğinden, doktorlar genellikle operasyondan en az 24 saat önce kafein alımının kesilmesini tavsiye eder. Ayrıca, kafein kan basıncını (tansiyonu) yükseltir. Yükselen kan basıncı, saç köklerinin yerleştirildiği hassas kesiklerde sızıntı şeklinde kanamalara neden olabilir. Bu durum hem iyileşmeyi geciktirir hem de ekilen köklerin yerinden oynamasına sebep olabilir. Bu nedenle doktorlar genellikle ilk 3 ila 5 gün kahve ve diğer kafeinli içeceklerden (çay, kola, enerji içecekleri) uzak durulmasını önerir.